21. Yüzyıl Çocuk Eğitimi Zirvesi Görkemli Bir Törenle Açıldı
Üniversitemiz ile Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Eğitim Politikaları ve Araştırmaları Derneği’nin ortaklaşa olarak düzenledikleri “21. YÜZYIL DÜNYA ÇOCUK EĞİTİMİ ZİRVESİ: Çocuk Yetiştirme Kültürü ve Eğitiminde Yeni Arayışlar I ” açılış programı 27 Eylül 2013 Cuma günü Ankara MEB Şura Salonunda saat 10:00’da gerçekleştirildi.
Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın telgrafla kutladığı Zirveye, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi AVCI ile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma ŞAHİN, Üniversite Rektörümüz Prof. Dr. Metin DOĞAN ve Eğitim Politikaları ve Araştırmaları Derneği Başkanı Mürşit E. AYBEK, çok sayıda üst düzey bürokrat, öğretim üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinin duygu dolu kısa bir dinletisi ile başlayan açılış programı SEBİT ve Eğitim Politikaları ve Araştırmaları Derneğinin kısa video klipleri ile devam etti ve ardından açılış konuşmaları yapıldı. Sırasıyla, Eğitim Politikaları ve Araştırmaları Derneği Başkanı Sayın Mürşit Ekmel AYBEK, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sayın Metin DOĞAN, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Fatma ŞAHİN ve Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Sayın Nabi AVCI gerçekleştirdikleri açış konuşmalarında çocuk eğitiminin önemine değindiler ve bu Zirveden çok faydalı sonuçlar beklediklerini bunun yansımalarının da takipçisi olacaklarını ifade ettiler.
Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Metin DOĞAN, toplumun ve insanlığın temel ihtiyaçlarına verilen önem kadar çocuk eğitimine de önem verilmesi gerektiğini, üniversitelerin bilim üretme fonksiyonlarının yanında topluma hizmet etme gibi bir görevlerinin de olduğunu bu nedenle Zirveyi çok önemsediğini ve desteklediğini belirtti. Desteklerinden dolayı Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sayın Fatma Şahin’e ve katkılarından dolayı sivil toplum örgüt mensuplarına ve akademisyenlere teşekkür eden Rektörümüz konuşmasına Kaşgarlı Mahmut’un “Tay at olunca at dinlenir, çocuk adam olunca ata dinlenir” veciz sözü ile son verdi.
21. YÜZYIL ÇOCUK YETİŞTİRME KÜLTÜRÜ ve EĞİTİMİ ZİRVESİ
AÇILIŞ KONUŞMASI
27 Eylül 2013
Prof. Dr. Metin DOĞAN
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi
Sayın Bakanlarım,
Değerli akademisyenler
Sayın basın mensupları
Programın asıl muhatapları sevgili çocuklar ve
Bu programı dinlemeye gelen değerli izleyiciler;
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi adına, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Eğitim Politikaları ve Araştırmaları Derneği ile birlikte düzenlediğimiz. Çocuk Zirvesine ve Çalıştayına hepiniz hoş geldiniz Diyor ve
Hepinizi saygı ile selamlıyorum.
Bu gün buraya bitmek bilmeyen yoğun işlerimiz arasında çoğu zaman ötelediğimiz, ertelediğimiz hatta unuttuğumuz küçük yavrularımız, çocuklarımız için bir araya geldik.
Çocuk sosyoloğu CORSARO, ” evet çocuklar bizim geleceğimiz, ama çocukluğun geleceği de bugündür’’ demiştir.
Bu yüzden,
Onlarla sadece karşılaştığımızda, ya da uzakta olup da özlediğimizde ilgilenmenin ötesine geçerek, bu çocuklarımız için gelecekte emanet edeceğimiz ülkemiz için, gelecekteki ailemiz için, iş hayatımız için, kültürümüz ve değerlerimiz için çocuklarımıza daha sağlıklı, huzurlu ve başarılı bir ortam bırakmak amacıyla ulusal ve uluslararası düzeyde yaklaşık 70 bilim adamı ve alanında uzman akademisyenlerimizle birlikte bu zirveyi ve çalıştayı düzenlemeye karar verdik.
Bu programın verimliliğine ve zenginliğine katkı sağlamak amacıyla ,
öncelikli olarak, “geçmişte nasıl bir çocuk yetiştirme kültürüne sahiptik, şimdi nasıl yetiştiriyoruz ve gelecekte nasıl yetiştirmeliyiz”sorularına cevap bulmak amacıyla, Özellikle geçmişteki çocuk yetiştirme deneyim ve kültürümüzü Selçuklu ve Osmanlı döneminden başlayarak, Endülüs’te, Batıda ve Dünyanın pek çok yöresinde çocuk eğitim ve kültürü nasıldır. Bu kültürlerden faydalanarak; Günümüz Türkiye’sindeki çocuk yetiştirme eğitim ve kültürünü tartışmaya açmayı ve bu birikimleri gün yüzüne çıkarmayı hedefliyoruz.
21. yüzyılın başında bir eğitmen olarak, bir veli olarak, belki bir yayıncı yada program yapımcısı olarak, bir bürokrat ve devlet adamı olarak, çocuğa bakış açımızı, verdiğimiz terbiye ve eğitimi yeniden gözden geçirmeyi ve bu eğitimler konusunda bir iç değerlendirme yapmayı umuyoruz.
Bu değerlendirmelerin ışığında, değişik kültürlere ya da geçmişte kendi kültürümüze ait olup ta, bu gün terk etmiş olduğumuz iyi hasletlerin tekrar hatırlanması veya kültürler arası diyalog ile iyi örneklerin yaygınlaştırılması hedefine yönelik bir çalışma yapmayı hedefliyoruz. Çünkü ‘’Çocuklarına özen gösterip yatırım yapanlar, Aslında, ülkenin geleceğine yatırım yapıyor demektir.’’
Ülkemizde, son on yılda eğitim alanındahakikaten hem niceliksel olarak he de niteliksel anlamda önemli değişmeler yaşandı. Çok sayıda yeni okullar, derslik açıldı, akıllı tahta ve tabletli eğitim gibi modern araçlarla eğitim- öğretime başlandı
.Ülkemizde nasıl ki, Hukuk alanında, Siyaset, Ulaştırma, Sağlık gibi alanlarda değişim ve gelişmeler yaşanmışsa; Eğitim alanında da ciddi bir demokratikleşme süreci yaşandı, yani öğrencilerin ve ailelerin taleplerine daha fazla yer verildi. Eğitimde, sadece merkezin deği,l çevrenin de yani toplumun da taleplerine de uygun değişiklikler ve müfredatta yenilikler gerçekleştirildi. Fakat tüm bunlar çocuk yetiştirmenin bir boyutunu özellikle de resmi boyutunu temsil etmektedir.
Çocuk yetiştirme kültürü dediğimizde ister okul olsun, ister ev ortamı olsun, sosyal hayat, görsel araçlar, iletişim araçları ve medya ortamı olsun, çocuğun tüm yaşadığı ortamı kastetmekteyiz. Bu ise, top yekun bir duyarlılık gerektirmektedir. Herkese düşen ayrı ayrı sorumluluklar vardır. Biz de bu sorumluluğun gereği olarak, Üniversitelerin bilim üretmeleri yanı sıra en önemli görevlerinden birisi olan topluma hizmet etme fonksiyonu açısından paydaşlarımızla birlikte bu programı düzenledik. Belki de bu çalıştayın ardından ‘’ Uluslararası anlamda çocuk eğitimine yönelik bazı bilimsel neticelerde elde edebiliriz.
Ben özellikle bu yoğun gündemleri ve arasında işbirliğini ve davetimizi kabul edip nezaket göstererek programımıza teşrif eden Sayın Bakanlarımıza Üniversitem ve şahsım adına çok teşekkür ediyorum.
Bu katılımlarıyla hem bizi onurlandırdılar hem de çocuklarımıza karşı her zaman gösterdikleri ilgi gibi çocuklarımızı onurlandırdılar.
Bu programın gerçekleştirilmesinde bir yılı aşkın hazırlık sürecinde emeği geçen ve bizlere her türlü desteği veren, başta Milli Eğitim Bakanımıza, müsteşarımıza, müsteşar yardımcımıza ve çalışma ekibine, ayrıca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımıza, müsteşarımıza ve genel müdürümüze, Eğitim Politikaları ve Araştırmaları Derneği Başkanına ve çalışma ekibine, bu programın akademik organizasyonundan sorumlu olan değerli öğretim üyelerimizden (Mustafa Orçan, Bilal Sambur, Murat Önder’e ve araştırma görevlisi arkadaşlarımıza,) ayrıca, yurt içinden ve yurt dışından doğrudan ve dolaylı olarak katkı veren hocalarımıza ve tüm katılımcılarımıza teşekkür ediyorum.
Ünlü bilim adamımız Kaşgarlı Mahmud’un deyimiyle “Tay at olunca at dinlenir, çocuk adam olunca ata dinlenir.” der.
Biz büyüklerin dinlenebilmesi için, En azından,
Siyaset, Ekonomi, Hukuk ,Sağlık, Ulaşım ve Güvenlik gibi, İnsanlığın temel ihtiyaçlarına olduğu kadar,
Geleceğimizin yegane güvencesi olan çok değerli yavrularımıza da eğitim açısından , özellikle de manevi ve ahlaki gelişim açısından gereken önemin verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Son yıllarda bu konudaki gayretleri özellikle takdir ediyorum.
Ben, Zirve ve Çalıştayımızın başarılı geçmesini diliyor, ve benzeri verimli programların daha fazla yapılması dileğiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.