Doğu Guta’da “Ateşkes” Pamuk İpliğine Bağlı
Dış politika uzmanları, Suriye’deki ‘insani ateşkes’ kararının pamuk ipliğine bağlı olduğunu belirterek, Esed rejiminin BMGK kararını bir şekilde ihlal edeceğini savundu.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Yılmaz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Suriye’de “insani ateşkes” kararına ilişkin, “Bu tabi ki bir aylık bir süreç. Ama bu bir aylık süreç sonunda yeni bir şans daha yakalanabilirse barış ihtimali doğabilir.” dedi.
Prof. Dr. Yılmaz, Doğu Guta’da rejimin saldırıları sonucu bölgenin cehenneme döndüğünü anlattı. Esed’in bir aylık ateşkes anlaşmasını DEAŞ’ı veya El Nusra’yı bahane ederek bozacağına inandığını belirten Prof. Dr. Yılmaz, ”Esed rejiminin bölgede DEAŞ’ın, El Nusra’nın olduğunu bahane ederek bir şekilde Guta’ya yönelik saldırılarını devam ettireceğini düşünüyorum. Dolayısıyla bu karardan sonra Türkiye ve Rusya’nın mutlaka bu süreçte inisiyatif kullanması lazım. Eğer Rusya bölgede bir barış istiyorsa bu konuda Esed rejimini durdurmalı. Esed’in hedef gözetmeden düzenlediği varil bombalı saldırıları bir an önce engellenmeli.” diye konuştu.
Türkiye’nin Doğu Guta konusunda son iki yıldır önemli çabalar gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr. Yılmaz, ”Türkiye’nin girişimi ile Astana görüşmelerinde Doğu Guta’nın bir çatışma bölgesi olduğu kabul edilmişti. Fakat Esed rejimi bu anlaşmalara hiçbir şekilde uymadı. Türkiye BM daimi üyesi olmasa da son ateşkes kararında etkin faktör oldu. Uluslararası anlamda önemli gayretler gösterdi. Bu açıdan Türkiye’nin tezlerinin bir şekilde burada kabul edildiğini ve uğraşlarının başarıya ulaştığını söylememiz mümkün. Türkiye başından beri bölgede bu ayrımın yapılması gerektiğini savundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Putin’le gerçekleştirdiği görüşmelerde bu konuda da bir şekilde gayret gösterecekleri ve inisiyatif alacakları kararlaştırıldı.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Salih Yılmaz, bir aylık ateşkes kararının devam etmesinin barış ihtimalini artıracağına değinerek, ”Bir ay içerisinde eğer orada gerçekten olumlu anlamda bir değişim olursa, BM’nin bölgede bununla ilgili yeni bir karar alma ihtimali var. Ama BM daha önce de buna benzer kararlar aldı. Bölgede çok kez ateşkes ilan etti. Çoğu zaman bu ateşkes süreçleri ya Esed rejimi tarafından ya da muhalifler tarafından bozuldu. Ateşkesin ihlal edilmesi durumunda Rusya, İran ve Türkiye’nin nisan ayında İstanbul’da gerçekleştireceği üçlü görüşmelerde bu konun gündeme gelebileceği ve ateşkesin uzatılması yönünde bir karar alınabileceğini düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Üçlü müttefiklerin ateşkes sürecinde Doğu Guta’daki insani dramı sona erdirecek bir formül bulacağını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
”Bölgeye gözlem noktaları koyabilirler. Ablukaya rağmen Türkiye, Kızılay ve benzeri yardım kuruluşları aracılığıyla Doğu Guta’ya zaten yardım ulaştırıyordu. Diğer insanı yardım kuruluşları da aynı şekilde Türkiye üzerinden yardımları ulaştırıyor. Bu kararla birlikte Türkiye’nin insani yardımlar konusunda BM’ye koordineli bir şekilde önderlik edeceğini söylemeliyiz. Bunun dışında bölgede elektrik yok. İnsanlar araba lastiklerini yakarak ısınmaya çalışıyorlar. Durum dayanılmaz bir noktaya geldi.”
Ufuk Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oya Akgönenç, BMGK’nin bu kararının, daha önce alınması gerektiğini vurguladı.
Bu kararın bölge halkına ”bir nefes” aldıracağını belirten Akgönenç, ”BM üye oylaması açısından manipülasyona açık bir kurum. Ama ilk defa ortak bir karar çıktı. Orada yaşanan drama daha fazla göz yumamazlardı. Bölgenin nefes almaya ihtiyaç duyduğuna nihayet karar verdiler.” dedi.
Prof. Dr. Oya Akgönenç, vekalet savaşları sahasına dönen Suriye’de ateşkes anlaşmasından sonra nasıl bir dengenin oluşacağına dair soruların hayati öneme sahip olduğunu kaydetti.
”Suriye’de 72 millet ne yapıyor?” diye soran Akgönenç, şöyle devam etti:
”Suriye sahasında çarpışan çok sayıda muhalif gruplar var, terörist gruplar var. Açıktan veya gizli olarak bu gruplara destek veren devletler var. Mesela hiç konuşulmamasına rağmen İsrail orada. İran bölgede. Aynı şekilde yine hiç gündeme gelmemesine rağmen ara ara duyulan İngiltere var. Fransa, Almanya, Belçika da burada. Suriye’de bu denge değişmezse, beklenmedik denge oluşursa veya Esed rejimi ateşkesi ihlal ederse O zaman Guta’daki barış yine tehlikeye girer. Suriye’nin her hangi bir yerinde gelişecek yeni bir olay ya da olaylar bu ateşkes sürecini etkileyecektir.”
Dışişleri Bakanlığı’nın ateşkes kararını olumlu karşıladığına değinen Akgönenç, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Türkiye, BM kararına destek vermekle doğru olanı yaptı. Türkiye başından beri zaten bunu söylüyordu. Amacı Suriye’de sükunetin yeniden sağlanması yönündeydi. Türkiye, güvenli bölgeler oluşturulmasına ve mülteci durumuna düşmüş Suriye halkının kendi topraklarına geri dönmelerini sağlamaya çalışıyordu. Dolayısıyla son derece tutarlı bir söylem yapmış oldu. Bu ateşkesle beraber Türkiye oraya ilaç ve gıdanın daha kolay ulaşmasını sağlayacak ki Türkiye bu yardımları zaten yapıyor. Bölgede tam bir insanlık dramı yaşanıyor. İnsanlar açlıktan ilaçsızlıktan ölüyor. Sonuç olarak şunu bir kez daha tekrarlamak lazım. Doğu Guta’daki durumu Suriye’nin diğer bölgelerinde yaşanacak olaylar belirleyecek.
Haberin Çıktığı Diğer Platformlar:
- https://www.pusulahaber.com.tr/dogu-gutada-ateskes-pamuk-ipligine-bagli-801238h.htm
- https://www.arti49.com/dogu-gutada-ateskes-pamuk-ipligine-bagli-1094251h.htm
- http://www.memleket.com.tr/dogu-gutada-ateskes-pamuk-ipligine-bagli-1335815h.htm
- http://www.yenihaberden.com/dogu-gutada-ateskes-pamuk-ipligine-bagli-415765h.htm
- https://www.internetmedya.com/dogu-guta-da-ateskes-pamuk-ipligine-bagli-58252.html
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.